Kitap

9-12 Yaş Kitap Önerileri : Okunması Gerenken Kitaplar

9-12 yaş arasındaki çocuklara kitap okuma alışkanlığını aşılamak ve okuduğunu kavrayabilmeleri için öğretmenler tarafından en çok önerilen kitaplar listesini derledik. Listemizde yer alan kitaplar çocukların okuduklarını anlama ve yorumlama yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olacaktır.

9-12 Yaş Kitap Önerileri : Okunması Gerenken Kitaplar

Çocuklara kitap okuma alışkanlığının küçük yaşlarda kazandırılması ileriki yaşlarda kitaplardan kopmamasına neden olmaktadır. Çocuklara küçük yaşta kitap okumayı aşılamak kadar yaşına yönelik kitap seçmekte çok önemlidir. Eğer çocuğunuza anlaşılması zor, kendinizi aşan kitap seçer okumaya zorlarsanız anlamadığı için kitaplardan soğumasına neden olabilirsiniz. Bu nedenle özellikle ebeveynler çocuklarının yaşına göre özenle kitap seçmelidir. Kitap okuma ile ilgili uzmanların yaptığı araştırmalara göre çocukların 9 ile 12 yaş arasında okuyacakları kitaplar onları kitaplara yaklaştırır ya da uzaklaştırır. Bu nedenle 9 ile 12 yaş arasında çocuklara okutulması gereken kitaplar özenle seçilmeli. 5. Sınıf, 6. Sınıf, 7. Sınıf ve 8. Sınıf öğrencilerine öğretmenleri tarafından önerilen ortaokul düzeyinde öğrencilerin gelişimlerine katkıda bulunan en çok önerilen okunması gereken kitaplar

Denizler Altında 20 Bin Fersah

19. yüzyılın sonlarına doğru, Avrupalı ve Amerikalı gemicilerin karşılaştıkları bir dizi akıl almaz olay bütün dünyanın dikkatini çekmişti. Hiçbir şekilde açıklanamayan bu garip olaylar karşısında bütün ülkeler, çeşitli önlemler alma gereğini duymuş, denizlerde arka arkaya meydana gelen kazalara karşı denizcilerini uyarmışlardı.


Dedemin Bakkalı

İçinizdeki çocuğu besleyecek eğlencesiyle acı ve tatlısıyla harika bir kitap. Şahane bir hayal gücü olan Şermin Çarkacı bizleri özlemini duyduğunuz günlere götürüyor. Ebeveyn-çocuk ayrımı yapmadan herkesin okuyabileceği, yüzünüzde tatlı bir tebessüm bırakacak bir kitap.


Polyanna

Ailesini kaybedince huysuz, aksi teyzesinin yanına taşınan Pollyanna, yeni tanıştığı insanlara babasıyla oynadıkları “sevinme oyunu”nu öğreterek iyimserliğini herkese bulaştırmayı başarır. Sadece onu yanına alan aksi teyzesinin kabuğunu aşamaz. Pollyanna’nın, teyzesinin yıllar önce kırılmış kalbine ulaşıp onunla da sevinme oyunu oynayabilmek için acaba neler yapması gerekecektir?


Küçük Prens

Literatürdeki en ünlü çocuk kitaplarından olsa da insanın hayatının her döneminde okuyabileceği, her defasında farklı hissettiren bir yol rehberi. Büyüklerin dünyasına ait mitleri, olguların, davranışların bir çocuk gözünden sorgulanmasını ve bu mitlerin birer illüzyon olduğunu yalın bir dille gözler önüne seriyor. İncecik bir kitapta dolu dolu toplum analizleri, insan tipleri mevcut; tıpkı bir çocuğun hayal gücünün ondan beklenmeyecek büyüklükte olması gibi…


Şeker Portakalı

Çok yoksul bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen, dokuz yaşında yüzme öğrenirken bir gün yüzme şampiyonu olmanın hayalini kuran Vasconcelos’un çocukluğundan derin izler taşıyan Şeker Portakalı, yaşamın beklenmedik değişimleri karşısında büyük sarsıntılar yaşayan küçük Zeze’nin başından geçenleri anlatır. Vasconcelos, tam on iki günde yazdığı bu romanı “yirmi yıldan fazla bir zaman yüreğinde taşıdığını” söyler.


Bir Şeftali Bin Şeftali

Bir Şeftali, Bin Şeftali de onun en güzel kitaplarından biri. Bu küçük öyküde iki küçük yoksul çocuk var: Ali ile Mehmet. Ama öykünün asıl kahramanı, dalından kopmuş dünya güzeli bir şeftali. Samed Behrengi, öyle uygun görmüş, şeftali’yi konuşturmuş bu kez.

Toprağın altında kalın kabuklu bir çekirdek olarak nasıl uyuyup beklediğini, mevsim bahara dönüşünce nasıl çekirdeğin kabuğunu ikiye ayırıp içinden filizlenip boy attığını, sonunda toprağın üstüne çıktığını, ağaç olabilmek, meyve verebilmek, özellikle Ali ile Mehmet yesinler diye, dünya güzeli şeftalilerle dallarını süslemek için nasıl çabaladığını ilgiyle okuyacaksınız.


Çocuk Kalbi

Üçüncü sınıfa giden Enrico bir günlük tutmaya başlar. Bu sınıfta yeni bir öğretmeni, yeni arkadaşları vardır. Enrico kısa sürede sınıftaki her çocuğun farklı bir hikâyesi olduğunu keşfeder. Bazılarının ailesi çok zengin, bazılarının ailesi ise çok fakirdir. Enrico defterine yazdıkça, okulda sadece dersleri değil hayatı da öğrenmeye başladığını fark edecektir.


Robin Hood

Robin Hood, ortaçağın karanlıkları içinde doğmuş, bugün de yaşamaya devam eden bir halk kahramanı… Gerçekten yaşadı mı sorusunun kesin bir yanıtı yok… Çok eski kayıtlarda gizli, gizemli bilgiler bize yaşamış olduğunun umudunu veriyor. Robin Hood’un maceralarının yazarı bilinmeyen, yazarı bilinen pek çok örneği var… Defalarca da filme alınmış, televizyon dizisi olmuş bu metinlerde anlatılanlar. Bilgin Adalı, pek çok kaynak metin içinden yepyeni bir seçme ve düzenlemeyle Türkçede yeniden yaşatıyor Robin Hood’u. Onun usta kaleminden Robin Hood’la Sherwood Ormanı’nda dolaşıyor, sopa döğüşleri yapıyor, ok atma yarışlarında heyecanlı çekişmeler yaşıyor, Nottingham Şerifi’ne ve halka eziyet edenlere haddini bildiriyoruz. Robin Hood ve cesur, neşeli dostlarına siz de katılın…


Dünya’nın Merkezine Yolculuk

Profesör Lidenbrock’a acayip, garip, şaşkın, deli ya da üşütük demek biraz haksızlık olurdu. Şahsına münhasır tanımı bu ünlü bilim adamı için daha uygun gibiydi. Gerçi biraz çılgın ya da tuhaf olduğunu düşünenler de vardı, ama sonuçta bu şaşırtıcı adam döneminin en saygın bilimcilerinden biriydi. Doğa tarihi müzesine benzeyen evinde kendisi gibi başarılı bir bilimci olan yeğeni Axel’le yaşıyordu. Axel amcasının tersine mantıklı, risk almayı sevmeyen, sakin bir delikanlıydı. Üniversitede güvenli bir iş ve güzel nişanlısıyla evlenmekten başka bir isteği yoktu. Ancak bir gün sahaftan aldığı eski bir kitabın içinden çıkan parşömen parçası, Profesör Lidenbrock ve yeğenini nefes kesici bir maceraya sürükleyecekti.

Eğlenceli, heyecanlı, harika bir macera!..


Andersen Masalları

Hayat bazen adaletsizdir onun masallarında. Buna insanın bencilliği, duyarsızlığı, acımasızlığı neden olur.

Ama Andersen’in anlatımında hep bir umut vardır. Hayal gücünün koridorlarında küçük bir yürüyüşe çıkıp eskinin öykü ve efsanelerine yelken açmanın; insanın sınır tanımaz hırs ve zaaflarının farkına varırken, doğayı tüm zenginliğiyle kucaklamanın; mizahı ve ironiyi elden bırakmadan sürekli öyküler anlatmanın, zorluklara göğüs germeyi kolaylaştırdığını hissettirir bizlere. Her masal gibi, Hans Christian Andersen’in metinlerini de çağımıza ve değerlerimize göre yeniden düşünerek, anladıklarımızı sorgulayarak, üzerinde konuşup eleştirerek okumaktır en güzeli, en keyiflisi.

Bu kitabın ilk baskısını yaptığımız Nisan 2016’da, usta şair, yazar, çevirmen Behçet Necatigil’in 100. doğum gününü, Ayşe Sarısayın’ın sımsıcak önsözü eşliğinde, özellikle çocuklar ve masal severlerle birlikte kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz.


👉 Öğrenci Gündemi’ni İnstagram’dan Takip Etmek İçin Tıklayınız

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu